Kitap yazdırmak istiyorum ama nasıl? Diyelim ki kafanızda yıllardır dönen bir hikâye var. Belki de “Hayatınız roman olur” dediler, siz de hak verdiniz. Ama işte o “Ben bu kitabı bir gün yazacağım” sözüyle kaldınız. Zaman zaman hepimiz bir şeyler yapacağımızı söyleriz ama yazmak başka bir dünyadır. Bu yazıda kitap yazdırma sürecini adım adım, kahvenizi yudumlarken okuyacağınız rahatlıkta anlatacağım.
1. Fikir Toplama: Hikâyenizi Tanıyalım!
Kitap yazdırma süreci aslında sizinle tanışarak başlar. Hani şu kafanızda dolaşan, “Bu hikâyeyi anlatmalıyım” dediğiniz fikir var ya? İşte biz o fikri masaya yatırıyoruz. Birlikte sohbet ediyoruz; hikâyenizin ruhunu, karakterlerinizi, olay örgüsünü konuşuyoruz. Bu sohbetlerin sonunda neyi anlatmak istediğinizi tam olarak kavrayıp hikâyenizi nasıl en iyi şekilde kurgulayacağımızı belirliyoruz.
Şu sorulara yanıt vermeniz harika olur: “Bu hikâyeyi neden anlatmak istiyorsunuz?”, “Bu karakterleri yaratırken ne düşündünüz?”, “Okuyucu bu kitabı okuduktan sonra ne hissetmeli?” Bu sorular fikirlerinizi şekillendirirken bize rehberlik eder.
2. Planlama: Çerçeveyi Çiziyoruz
Fikir tamam ama peki ya sonra? Bir kitabın doğuşu tıpkı bir mimarın binayı planlamasına benzer. Bir yol haritasına ihtiyacımız var. Bu aşamada kitabınızın iskeletini oluşturuyoruz: Başlangıç, gelişme ve sonuç kısımlarını detaylandırıyoruz. Bölüm başlıklarını belirliyoruz, hangi sahnenin nereye oturacağını, olayların nasıl akacağını konuşuyoruz.
“İşin bu kısmı biraz sıkıcı değil mi?” diye düşündünüz belki. Ama işin en heyecanlı yeri aslında burası. Çünkü bu aşamada hikâyenizin tüm parçaları bir araya gelmeye başlıyor. Filminizin fragmanını izliyor gibisiniz diyebilirim.
3. Yazım Süreci: Hikâyeniz Canlanıyor
Geldik işin sihirli kısmına: Yazım süreci. Burada benim devreye girdiğim yer başlıyor. Sizin fikirlerinizi, hikâyenizi, karakterlerinizi alıyorum ve onları kelimelere döküyorum. Hani hep “Yazsam roman olur” dediğiniz hikâyeyi ben yazıyorum. Tabii ki bu süreç tamamen iş birliği içinde ilerliyor. Her bölümü tamamladığımda sizinle paylaşıyorum, yorumlarınızı ve değişiklik taleplerinizi alıyorum. Bu sayede kitap size ait oluyor; ruhu, karakterleri ve duygusu tamamen sizin.
Arada şunu diyenler oluyor: “Ama bu benim dilim olur mu?” Oluyor, hem de nasıl! Ben sizin konuşma tarzınızı, ifade şeklinizi anlamaya çalışıyorum. Böylece kitabınız okunduğunda sanki siz yazmışsınız gibi hissediliyor. Sizden izler taşıyor.
4. Geliştirici Editörlük: Metni Cilalıyoruz
Yazım süreci tamamlandıktan sonra işimiz bitmiyor. Bir de cilalama kısmı var: Geliştirici editörlük. Kitabın akışını, dilini ve anlatımını daha da güçlendiriyoruz. Gereksiz detayları eliyoruz, eksik kalan noktaları dolduruyoruz. Bu aşamada hikâyenin temposuna, karakterlerin gelişimine ve duygusal yoğunluğa odaklanıyoruz.
Şöyle düşünün: Elinizde güzel bir heykel var ama pürüzlü. Biz o heykeli zımparalıyoruz, parlatıyoruz. Sonunda ortaya pırıl pırıl, akıcı bir metin çıkıyor.
5. Redaksiyon ve Son Kontroller: Hataları Temizliyoruz
Bir kitabın mükemmel olması için redaksiyon süreci olmazsa olmazdır. Dil bilgisi, imla hataları, tutarsızlıklar… Her birini dikkatle kontrol ediyoruz. Çünkü biliyorum ki siz de kitabınızın kusursuz olmasını istersiniz.
Bu aşama kitabınızın yayına hazır hale gelmesi demektir. Artık baskıya gitmeye ve okuyucuyla buluşmaya hazırız.
6. Yayın ve Tanıtım: Kitabınız Dünyaya Açılıyor
Son aşamada ise kitabınızın nasıl yayınlanacağını konuşuyoruz. Yayın evine mi göndereceksiniz? Yoksa kendi imkanlarınızla mı basacaksınız? Hangi platformlarda satışa çıkacak, tanıtımı nasıl yapılacak? Bu süreçte de size destek oluyorum. Kitabınızın hak ettiği ilgiyi görmesi için neler yapmanız gerektiğini anlatıyorum.
Herkesin Bir Hikâyesi Vardır
Kitap yazdırmak gözünüzde büyüyen bir süreç gibi görünse de aslında doğru bir rehberle son derece keyifli bir yolculuk olabilir. Hepimizin anlatacak bir hikâyesi var. Belki sizin hikâyeniz de bir başkasının ilham kaynağı olacak, kim bilir?
Bir gün “Ben de kitabımı yazdırmak istiyorum ama nereden başlayacağımı bilemiyorum” derseniz veya “Kitap yazdırmak istiyorum ama nasıl” diyorsanız, bir kahve içip konuşalım. Belki de birlikte harika bir hikâye yaratırız!