Gölge yazarla çalışmanın yeni bir şey olmadığından bahsetmiştim. Ancak özellikle son zamanlarda bu ihtiyacın belirgin bir şekilde arttığını söyleyebilirim. Peki, neden kitap yazdırmak için gölge yazar aranıyor? Buna neden ihtiyaç duyuluyor?
Gölge yazara ihtiyaç duyulmasının birkaç nedeni var:
- Zaman yokluğu
- Yazılı ifade zayıflığı
- Dil yetersizliği
- Deneyimsizlik
Özellikle büyükşehirlerde yoğun iş yaşamı içinde bir kitap yazmaya zaman ayırmak gerçekten zor. Politikacılar, iş insanları, medyatik kişiler, gazeteciler, herhangi bir işte sabahtan akşama kadar yoğun şekilde çalışanlar, o tempo içinde doğal olarak kitap yazacak zamana, gerekli enerjiye, yazıya odaklanacak boş ve dingin bir zihne sahip olamayabiliyor. Bütün gün bir keşmekeşin içinde debelendikten sonra akşam eve gelip yazının başına oturmak, sanıldığı kadar kolay değil. Üstelik büyükşehir şartlarında, o kaosun içinde neredeyse imkânsız. Gölge yazara ihtiyaç duyulmasının temel nedenlerinden biri de bu imkânsızlık işte.
“Yazarak ifade edemiyorum”
Bir diğer neden ise yazma yeteneğinin olmayışı. Kabul ediyorum, bu cümle bu haliyle biraz sert oldu. Ancak bir insanın her konuda yeteneği olmasının mümkün olmadığını, insanın yeteneklerinin sınırlı olduğunu kabullenmek gerek. Müzik, spor, el becerisi, oyunculuk nasıl ki yetenek gerektiriyorsa ve her insanda bulunmuyorsa, yazmak da başlı başına yetenek gerektiren, her insanda bulunmayan bir beceri. Çok başarılı bir tiyatro oyuncusu, muhasebeci, marangoz, asker, sporcu, müzisyen, doktor olabilirsiniz, yaptığınız işlerde önemli başarılar elde edebilirsiniz, ancak iş bunları yazmaya geldiğinde, yazıya dökme konusunda sıkıntı yaşayabilirsiniz. Nitekim gölge yazarlığın ortaya çıkışı da esasen tam olarak budur. “Ben fikirlerimi, duygularımı, kafamdan geçenleri sizin kadar iyi ifade edip yazamıyorum” diyen insanların desteğe ihtiyaç duymasıyla ortaya çıkmıştır gölge yazarlık.
Dil yetersizliği de gölge yazara ihtiyaç duyulmasının bir başka nedeni. Bunu biraz açacak olursam; küçük yaşta yurt dışına gidip yerleşmiş veya yurt dışında doğmuş veya uzun yıllar yurt dışında yaşamış kişiler Türkçe kitap yazmak istediklerinde epeyce zorlanıyorlar. “Bildiği dilde yazıp Türkçeye çevirtse olmaz mı?” diye düşünmüşsünüzdür. Bu, zaten genelde izlenen yöntem. Ancak dil, kültürle şekillenen bir öğe olduğu ve bazı kavramlar salt o kültüre, dolayısıyla o dile özgü olduğu için, bazı kitap türlerinde bu çeviriler ne yazık ki yetersiz kalabiliyor. Kitap yazdırmak isteyen kişiler, duygu ve düşüncelerini, kendisini anlayabilecek birine Türkçe anlatmak ve kitabında bu coğrafyanın kültürüne uygun, bu coğrafyadaki insanların anlayabileceği şekilde aktarmak isteyebiliyor.
Bir de şu nedenle gölge yazar aranıyor: Yazmaya nereden, nasıl başlayacağını, nasıl ilerleyeceğini bilememek, yani deneyimsizlik.
Hangi sebeple olursa olsun bir gölge yazara ihtiyaç duyuyorsanız, gelin tanışalım.